Bir transfer dönemini daha geride bıraktık.
Milyarlarca lira borcu olan kulüpler yine ellerini korkak alıştırmadı, taraftarını mutlu edecek, ama kasaları daha da zorlayacak önemli hamlelere imza attı.
Bunun yanında Galatasaray’ın başarısını göz ardı etmemek gerek.
Transfer döneminin en flaş gelişmesi Sacha Boey’in, Bayern Münih’e gitmesiydi. 1.1 milyon Euro’ya alınan Fransız yıldız; 30+5 milyon Euro karşılığında Alman devinin yolunu tuttu. Büyük bir başarı… Emeği geçenleri alkışlıyorum. Şampiyonlar Ligi’nden elenen ve ekonomik sıkıntı yaşayan Galatasaray’a can suyu oldu.
Fenerbahçe’ye gelince… Bonucci ve Krunic hamleleriyle transfere fırtına gibi bir giriş yapan Sarı-Lacivertli takım uzun bir beklemenin ardından Çağlar Söyüncü’ye kavuştu. Son olarak Serdar Dursun geldi. Ben bu transfere anlam veremedim. Taraftarın da mutlu olduğunu düşünmüyorum.
İki yıl önce İsmail Kartal’ı gönderip yerine Jorge Jesus’u getiren Fenerbahçe yönetimi 1 yıl sonra Jesus’u gönderip takımı yenide İsmail Kartal’a emanet etmişti. Bu sezon başında Serdar Dursun ile yollar ayrıldı, Umut Nayir transfer edildi. Ara dönemde ise Umut Nayir gitti, Serdar Dursun geri geldi. Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
Serdar Dursun’un, Karagümrük macerasından sadece Galatasaray maçını hatırlıyorum. Onda da ofsaytta olmasına rağmen filelere gitmekte olan topa dokundu, gol iptal oldu. Serdar Dursun’un bir de garip penaltı vuruşları var. Kim bilir belki de Fenerbahçe’deki penaltı krizine bir çözüm getirmesi için alınmıştır!
Beşiktaş’ta ise “Durdu durdu turnayı gözünden vurdu.” Bu transfer döneminde Siyah-Beyazlı kulübü takip eden muhabirleri sınıfta kaldı. Hasan Arat başkanlığındaki yönetim ser verip sır vermedi. Tıpkı Fernando Santos’u takımın başına getirdikleri gizlilikte son gün iki flaş transferi bitirdi. Hem de kulüp transfer rekorlarını altını üstüne getirerek. Polonya kulübü Legia Varşova’la 10 milyon Euro bonservis bedeliyle Ernest Muci alındı. Takip eden saatler içinde Al-Musrati’yi taşıyan uçak İstanbul’a indi. Bu transfer için de Braga’ya 1 milyon Euro kiralama bedeli ödenecek. Ayrıca anlaşmada 11 milyon Euro’luk zorunlu satın alma opsiyonu da var. Siyah-Beyazlı takımın ihtiyacı olan transferler yapıldı. Hem de kimsenin ruhu duymadan! Ne kadar faydalı olacaklarını zaman gösterecek. Ancak iki oyuncudan zarar edileceğini düşünmüyorum. Ayrıca Al-Musrati’yi sezon başında Fenerbahçe de istemiş, alamamıştı. Demek ki parayı veren düdüğü çalıyormuş!
Son olarak Trabzonspor’u inceleyelim. Ara transfer döneminin güç kaybeden tek takımı. Larsen, Bakasetas, Abdülkadir Ömür ile yollar ayrıldı. Teklic ve Kourbelis de kiralık gitti. Tek gelen Thomas Meunier. Başkan Ertuğrul Doğan ara transfer dönemi için planlarının hazır olduğunu önemli isimlerin takıma katılacağına dair söz vermişti. Bir tek Belçikalı geldi. Belki de 3.’lük hedefi için kulübü daha fazla mali yükün altına sokmak istemediler. Ancak bu işin bir de taraftar yönü var. Sergilenen oyun ve alınan sonuçlar bu kadar sıkıntılıyken daha kaliteli oyuncular izlemek onların da hakkıydı. Şartlar zorlanıp en az 2 isim daha kadroya katılmalıydı.